Teknokentte şirket kurmak (Teknoloji Geliştirme Bölgesi), Ar-Ge, yazılım veya tasarım odaklı yenilikçi bir projenin hazırlanmasını gerektirir. Proje, seçilen teknoparka sunulur; hakem ve kurul değerlendirmesinden onay alındıktan sonra, mevcut şirket Teknokent’e taşınır veya yeni bir şirket kurularak faaliyete başlanır.
ParamPOS, en iyi sanal pos komisyon oranı

Teknokent Ekosisteminin Kilit Avantajları

Teşvik KategorisiSağlanan AvantajYasal Dayanak & Geçerlilik
Kurumlar/Gelir VergisiProje kazançları için %100 İstisna4691 S.K. (31.12.2028’e kadar)
Personel Gelir VergisiAr-Ge/Yazılım personeli maaşında %100 Muafiyet4691 S.K. (31.12.2028’e kadar)
SGK Prim DesteğiPersonel SGK İşveren Hissesinin %50’si4691 S.K. (31.12.2028’e kadar)
KDV İstisnasıBelirli yazılım ve hizmet teslimlerinde %0 KDV (örneğin; sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve oyun yazılımları gibi)4691 S.K. & KDV Kanunu
Gümrük & Damga VergisiAr-Ge ithalatı ve personel bordrolarında Muafiyet4691 S.K.

Teknokent Nedir?

Teknokentler, yasal adıyla Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB), 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile tanımlanmış, devlet tarafından desteklenen özel inovasyon alanlarıdır. Bu yapılar, basit birer gayrimenkul projesi veya “vergisi düşük ofis alanı” olmanın ötesinde, stratejik bir amaca hizmet eder: Üniversitelerdeki akademik bilgi birikimini, sanayinin sermaye ve tecrübesiyle buluşturarak katma değerli teknolojik ürün veya hizmetlere (ticarileşmeye) dönüştürmek.

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın güncel verilerine göre, Türkiye’deki bu bölgelerde 12.000’e yakın teknoloji şirketi aktif olarak Ar-Ge faaliyeti yürütmektedir. Bu, ekosistemin canlılığının ve ulusal stratejideki öneminin net bir göstergesidir.

Teknokentte şirket kurmak, standart bir ofis kiralama işleminden çok daha fazlasını ifade eder; sağlanan teşvikler koşula bağlıdır. Devlet, bu bölgelerdeki firmalara muazzam teşvikler sunar; ancak bu teşvikler, “orada ofis tuttuğunuz için” değil, “orada onaylanmış bir Ar-Ge, yazılım veya tasarım projesi yürüttüğünüz için” verilir.

Ekosistem, girişimcilere standart piyasa koşullarının (yüksek vergi yükleri, SGK maliyetleri vb.) baskısından izole edilmiş, korumalı bir inovasyon alanı sağlar. Buradaki amaç, girişimcinin operasyonel maliyet mücadelesini bırakıp tüm kaynaklarını ve enerjisini tamamen yenilikçi projesini geliştirmeye ve ticarileştirmeye odaklamasını sağlamaktır. Bu nedenle Teknokent’e giriş, bir kira sözleşmesinden ibaret değildir; zorlu bir değerlendirme sürecinden geçen, yenilikçi bir misyonu (projesi) olanların kabul edildiği stratejik bir ortaklıktır.

Teknokent’in Temel Değer Önermesi Nedir?

Teknokentlerin girişimcilere sunduğu değer önermesi, üç temel sütun üzerine inşa edilmiştir:

  1. Finansal Motor: Ar-Ge yoğun şirketlerin nakit akışını (burn rate) önemli ölçüde optimize etmek ve maliyetleri düşürmek üzere tasarlanmış benzersiz vergi ve finansal teşvikler sunar.
  2. Yetenek ve Bilgi Merkezi: Genellikle üniversite kampüsleri içinde yer almaları sayesinde laboratuvarlara, akademik uzmanlara ve nitelikli mezunlardan oluşan bir yetenek havuzuna doğrudan erişim imkanı sağlar.
  3. Ekosistem ve Prestij: Networking, mentorluk ve iş birliği fırsatları sunan sinerjik bir ortam yaratır. Bu ortam, bir şirketin marka değerini ve rekabet gücünü artırır. “Teknokent firması” olmak, bir prestij ve inovasyon yetkinliği göstergesi olarak kabul edilir.

Teknokentte Hangi Projeler Kabul Alır?

Bu korumalı alana her proje kabul edilmez. Basit bir kurumsal web sitesi, standart bir e-ticaret altyapısı veya mevcut bir teknolojinin kopyalanması “Ar-Ge” sayılmaz. Bu nedenle, Teknokentte şirket kurmak için sunacağınız projenin mutlaka teknolojik bir yenilik içermesi, mevcut bir probleme yeni ve özgün bir çözüm getirmesi veya bilimsel/teknik bir belirsizliği ortadan kaldırmayı hedeflemesi gerekir.

Bakanlık istatistikleri, Teknokent firmalarının %55’inden fazlasının “Bilgisayar programlama faaliyetleri” alanında yoğunlaştığını göstermektedir. Kabul gören temel alanlar şunlardır:

  • Yazılım ve Bilişim (%55+): Yapay zekâ (AI), makine öğrenimi, SaaS (Hizmet Olarak Yazılım) platformları, siber güvenlik, veri analitiği, bulut bilişim, mobil uygulamalar ve oyun teknolojileri.
  • Derin Teknoloji (Deep-Tech): Biyoteknoloji, savunma sanayii, enerji verimliliği teknolojileri, otonom sistemler, elektronik sistemler ve nanoteknoloji.
  • Tasarım: Endüstriyel tasarım veya yenilikçi yazılım arayüzü (UI/UX) gibi alanlarda, ticarileşebilir ve özgün projeler.

Hangi Sektörler Teknokentlerde Yoğunlaşmıştır?

Türkiye’deki önde gelen Teknokentler, belirli sektörlerde uzmanlaşma (dikey odaklanma) eğilimindedir. Bu durum, başvuru stratejiniz için kritik bir faktördür:

  • Teknopark İstanbul: Savunma, havacılık ve denizcilik teknolojileri.
  • ODTÜ Teknokent: Yazılım, savunma sanayii ve enerji teknolojileri.
  • İTÜ ARI Teknokent: Yazılım, yapay zeka, finans teknolojileri (Fintech) ve enerji teknolojileri.
  • Ege Teknopark: Tarım teknolojileri ve biyoteknoloji.

Bu sektörel yoğunlaşma, girişimciler için önemli bir stratejik değerlendirme faktörüdür. Başvuru süreci, projenin yenilikçi ve ticari potansiyelini değerlendiren akademik ve endüstriyel hakemlere dayanır. Bu hakemler, genellikle ilgili Teknokent’in ekosistemindeki baskın alanlardan seçilir. Dolayısıyla, bir projenin Teknokent’in mevcut sektörel gücüyle uyumlu olması, kabul edilme olasılığını doğrudan etkiler.

Teknokent’in Sağladığı Temel Finansal Avantajlar Nelerdir?

Teknokentlerin en çekici yönü, 4691 Sayılı Kanun çerçevesinde sağlanan kapsamlı finansal teşviklerdir. Maliyetleri düşüren bu teşvikler, girişimciler için Teknokentte şirket kurmak kararını finansal açıdan oldukça cazip hale getirir. Bu teşviklerin mevcut yasal geçerlilik tarihi 31 Aralık 2028’dir. Bu tarih, girişimciler için uzun vadeli bir planlama ufku sunmaktadır.

Kurumlar Vergisi İstisnası Neden Tüm Gelirleri Kapsamaz?

Bu, girişimcilerin en sık yanılgıya düştüğü kritik bir detaydır. Teknokent’te sağlanan Kurumlar Vergisi (veya şahıs firmaları için Gelir Vergisi) istisnası, şirketinizin tüm gelirlerini kapsamaz.

Muafiyet, sadece ve sadece Teknokent sınırları içinde, onaylanmış Ar-Ge, yazılım veya tasarım projenizden elde ettiğiniz kazançlar için geçerlidir.

Örnek Senaryo:

  • Teknokent’te geliştirdiğiniz bir SaaS yazılımının satışından 1.000.000 TL gelir elde ettiniz: Bu kazanç %100 vergiden MUAFTIR.
  • Aynı şirketle, bu yazılımın yanında, proje dışı “danışmanlık” veya “eğitim” hizmeti verdiniz ve 100.000 TL kazandınız: Bu kazanç standart vergilendirmeye TABİDİR.
  • Şirket hesabınızdaki parayı bankaya yatırdınız ve 50.000 TL faiz geliri elde ettiniz: Bu kazanç vergiye TABİDİR.

Bu durum, “proje bazlı muhasebe”nin hayati önemde olduğu anlamına gelir. Devlet, bu teşvikleri size onaylanan Ar-Ge projenizi yürütün diye sağlar. Proje dışı faaliyetler bu kapsamın dışındadır. Bu ayrımın mali kayıtlarda net bir şekilde yapılması ve belgelendirilmesi zorunludur. Mali Müşavirinizin Teknokent mevzuatına hakim olması şarttır.

Personel İçin Hangi Teşvikler (Stopaj, SGK) Mevcuttur?

Teknoloji şirketlerinin en değerli varlığı ve en yüksek maliyet kalemi insan kaynağıdır. Teknokentler, nitelikli personel istihdamını kolaylaştıran ve maliyetini düşüren önemli teşvikler sunar:

  1. Gelir Vergisi Stopajı Teşviki: Onaylı projelerde çalışan Ar-Ge, tasarım ve destek personelinin bu görevleriyle ilgili ücretleri üzerinden gelir vergisi alınmaz (%100 muafiyet).
  2. Destek Personeli Sınırı: İstisnadan yararlanacak “destek personeli” (idari işler, finans vb.) sayısı, toplam Ar-Ge ve tasarım personeli sayısının %10’unu aşamaz.
  3. SGK İşveren Hissesi Desteği: İstisna kapsamındaki tüm personelin sigorta primi işveren hissesinin %50’si Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından karşılanır (31.12.2028’e kadar).
  4. Uzaktan Çalışma Esnekliği: Personelin çalışma süresinin belirli bir kısmını (mevcut durumda %20, Cumhurbaşkanı kararıyla %50’ye kadar artırılabilir) Teknokent dışında geçirmesi durumunda dahi vergi istisnaları devam etmektedir. Bu, yetenekli personeli çekmek ve elde tutmak için kritik bir avantajdır.
  5. Temel Bilimler Desteği: Matematik, fizik, kimya, biyoloji gibi temel bilimler mezunu personel istihdam eden firmalara, bu personelin maaşının brüt asgari ücret tutarı kadarlık kısmı iki yıl süreyle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesinden karşılanır.

Vergi Dışında Hangi Ekosistem Avantajları Bulunur?

Finansal teşvikler operasyonel maliyetleri düşürürken, ekosistemin kendisi de büyüme için verimli bir zemin sunar:

  • Üniversite Sinerjisi: Akademik danışmanlığa, laboratuvarlara ve test altyapılarına kolay erişim.
  • Networking ve İş Birliği: Yüksek teknoloji firmalarının bir arada bulunması, ortak projeler, müşteri kazanımı ve bilgi paylaşımı için organik fırsatlar yaratır.
  • Yapılandırılmış Destekler: Birçok Teknokent; kuluçka merkezleri, hızlandırma programları ve hukuki, mali, patent danışmanlığı gibi profesyonel hizmetler sunar.

Teknokent’e Girmenin Riskleri veya Zorlukları Var mı?

Tüm bu avantajlara rağmen, Teknokentte şirket kurmak sürecinin kendine has zorlukları ve riskleri de bulunmaktadır. Bu faktörlerin göz ardı edilmemesi, sağlıklı bir iş planı için zorunludur:

  1. Ar-Ge’nin Doğal Riski: Her Ar-Ge projesi başarıyla sonuçlanmaz. Başarısızlık ihtimali, yapılan finansal ve zaman yatırımının risk taşıdığı anlamına gelir.
  2. Bürokratik Yük: Başvuru süreci detaylı ve titizdir. Onay alındıktan sonra ise devam eden uyum ve raporlama yükümlülükleri (aylık, üç aylık, yıllık) oldukça katıdır ve müzakereye açık değildir.
  3. Piyasadan Kopma Riski: Ekosistem bir avantaj olsa da, şirketlerin sadece teknolojiye odaklanıp müşteriden ve pazardan uzaklaşması durumunda bir “fildişi kule”ye dönüşme riski taşır. Ar-Ge, ticari başarı (satış) için yapılmalıdır.
  4. Finansman İhtiyacı: Teşvikler maliyetleri düşürse de, sermaye ihtiyacını ortadan kaldırmaz. Özellikle erken aşama girişimler için sermayeye erişim hala önemli bir zorluktur.
Henüz Başvuru Yapmadıysan, Şimdi harekete geç!

Param Sanal POS ile her ödeme, markan için sürdürülebilir büyümenin ve dijital başarı yolculuğunun anahtarı olur. En avantajlı komisyonlarla Param Sanal POS başvurunu hemen tamamla.

Teknokent Başvuru Süreci

Başarılı bir Teknokent süreci, stratejik hazırlık, titiz bir başvuru ve düzenli bir operasyonel başlangıç gerektirir.

1. Stratejik Hazırlık (Başvuru Öncesi)

Doğru Teknokent Nasıl Seçilir? Bu bir lokasyon seçimi değil, stratejik bir ortaklık kararıdır. Değerlendirme kriterleriniz şunlar olmalıdır:

  • Sektörel Odak: Projenizin, Teknokent’in uzmanlık alanları ve mevcut firma profiliyle uyumu (yukarıda bahsedildiği gibi).
  • Üniversite İş Birliği: İlişkili üniversitenin ilgili bölümlerinin gücü ve projenizle potansiyel sinerjisi.
  • İtibar ve Network: Teknokentlerin başarı hikayeleri ve T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yayımlanan performans endeksi sıralamaları (Bilkent CYBERPARK, ODTÜ Teknokent, İTÜ Arı Teknokent gibi kurumlar sürekli üst sıralardadır).

Teknokent İçin Anonim Şirket mi, Limited Şirket mi Kurulmalı? Şirket türü seçimi, gelecekteki büyüme ve yatırım alma potansiyelini doğrudan etkiler.

  • Limited Şirket (LTD): Daha düşük kuruluş maliyeti ve daha basit bir yönetim yapısı sunar. Kendi sermayesiyle büyüyen (bootstrapped) veya ortaklık yapısı sabit kalacak ekipler için uygundur.
  • Anonim Şirket (A.Ş.): Stratejik olarak genellikle en çok tavsiye edilen yapıdır. Kuruluş maliyeti daha yüksek ve yönetim yapısı daha karmaşıktır. Ancak, risk sermayesi (VC) almayı, çalışanlarınıza hisse senedi opsiyonu (ESOP) sunmayı veya melek yatırımcı almayı planlıyorsanız A.Ş. zorunludur. Ayrıca, A.Ş. hisselerinin iki yıldan sonra elden çıkarılması durumunda elde edilen kazancın gelir vergisinden muaf olması, yatırımcılar için kritik bir avantajdır.

Şahıs Şirketi Teknokent Başvurusu Yapabilir mi?

Her ne kadar yasal bir engel olmasa da, Teknokentler Ar-Ge projelerinin sürdürülebilirliği ve kurumsal yapısı nedeniyle şahıs şirketi başvurularını pratikte genellikle kabul etmemektedir. Bu nedenle, sürdürülebilir bir büyüme hedefleyen girişimcinin, Teknokentte şirket kurmak için en başından Limited veya Anonim Şirket yapısını tercih etmesi stratejik olarak en doğru adımdır.

2. Kabul Alan Bir Proje Teklifi Nasıl Hazırlanır?

Bu, sizin giriş biletinizdir. Hakemler ve kurul, şirketinize değil, bu dokümana bakarak karar verecektir. Proje teklifiniz şu üç soruyu kusursuz cevaplamalıdır:

  1. NE? (Yenilikçi Yön): Hangi teknolojik problemi çözüyorsunuz? Sizin çözümünüzün mevcut çözümlerden farkı nedir? Yenilikçi yönünüzü net ve somut bir şekilde ortaya koyun.
  2. NASIL? (Ar-Ge Metodolojisi): Projenizi hangi adımlarla (iş paketleri), hangi takvimle ve hangi ekiple yapacaksınız? Kilometre taşlarınız (milestones) neler? Teknik planınızı detaylandırın.
  3. SONRA? (Ticarileşme Planı): Proje bittiğinde bu nasıl paraya dönüşecek? Hedef pazarınız kim, iş modeliniz ne (SaaS, lisans, proje bazlı vb.)? İhracat potansiyeli, değerlendirme sürecinde en çok dikkat edilen unsurlardan biridir.

3. Resmi Başvuru ve Değerlendirme Süreci

  • Online Başvuru: Seçtiğiniz Teknokent’in başvuru portalı üzerinden proje teklifinizi ve ek belgeleri (ekip özgeçmişleri, bütçe, şirket bilgileri vb.) yüklersiniz.
  • Hakem Değerlendirmesi: Projeniz, Teknokent tarafından en az iki uzmana (genellikle biri akademik, biri sektörden) gönderilir. Hakemler projenizin yenilikçi yönünü, metodolojisini ve ticarileşme potansiyelini puanlar.
  • Değerlendirme Kurulu Sunumu: Hakem raporları olumluysa, son aşama olan Değerlendirme Kurulu’na (Teknokent yönetimi ve üniversite temsilcilerinden oluşur) bir sunum yaparsınız.

4. Kabul, Sözleşme ve Yasal Kuruluş

Kuruldan onay alırsanız, size resmi bir “Kabul Mektubu” iletilir. Bu mektupla birlikte Teknokent Yönetici Şirketi ile bir kira sözleşmesi imzalarsınız. Eğer mevcut bir şirketiniz yoksa, bu aşamada A.Ş. veya LTD şirketinizi kurmanız ve adresinizi Teknokent’teki ofisiniz olarak Ticaret Sicili’ne tescil ettirmeniz gerekir.

5. Onay Aldıktan Sonra Teşvikleri Aktive Etmek İçin Ne Yapılmalı?

Bu, operasyonel olarak en kritik idari adımdır. Bu adımı atlarsanız, hiçbir teşvikten yararlanamazsınız!

  1. Vergi Dairesi Bildirimi: Kabul mektubunuz ve kira sözleşmenizle birlikte bağlı olduğunuz vergi dairesine başvurarak 4691 Sayılı Kanun kapsamındaki muafiyetlerinizin aktive edilmesi için dilekçe vermelisiniz.
  2. SGK Bildirimi: Aynı şekilde, ilgili SGK müdürlüğüne başvurarak personel teşvikleri için dosyanızı açtırmalı ve sistemde gerekli tanımlamaların yapılmasını sağlamalısınız.

Bu işlemler tamamlandıktan sonra fiziksel olarak ofisinize yerleşir, onaylanan projenizde çalışacak personelinizi işe alır ve Teknokent Portalına bildirerek faaliyete resmen başlarsınız.

Teknokent Teşvikleri KOSGEB veya TÜBİTAK Hibeleri ile Birleştirilebilir mi?

Evet, bu sadece mümkün değil, aynı zamanda şiddetle tavsiye edilen bir stratejidir. Bu iki destek mekanizması birbirini mükemmel şekilde tamamlar:

  • Teknokent Teşvikleri: Operasyonel maliyetlerinizi (vergi, SGK primi, kira) düşürerek mevcut nakit akışınızı korur.
  • TÜBİTAK/KOSGEB Hibeleri: Projenizin doğrudan giderleri (personel maaşları, makine-teçhizat, yazılım alımları, test-analiz) için size geri ödemesiz nakit akışı sağlar.

Stratejik olarak, Teknokent başvurusu ile bir hibe başvurusu (örn: TÜBİTAK 1507 KOBİ Ar-Ge Başlangıç Desteği veya KOSGEB Ar-Ge, Ür-Ge Programı) eş zamanlı düşünülmelidir. Teknokent için hazırladığınız güçlü proje teklifi, bu hibe başvuruları için zaten %90 hazırdır. Bu ikisini birleştiren bir girişim, finansal dayanıklılığını ve büyüme hızını maksimize eder.

Program Adı ve KoduHedef KitleMaks. Proje Bütçesi (Yaklaşık)Destek Türü ve OranıTemel Desteklenen Giderler
KOSGEB Ar-Ge, Ür-Ge ve İnovasyonKOBİ’ler ve Girişimciler~1.100.000 TLHibe ve Geri Ödemeli, %75-%100Personel, Makine, Yazılım, Test/Analiz
TÜBİTAK 1507KOBİ’ler (İlk 5 Proje)~3.000.000 TL%75 HibePersonel, Alet-Teçhizat, Danışmanlık
TÜBİTAK 1501KOBİ’ler ve Büyük FirmalarÜst Limit Yok%75 HibePersonel, Alet-Teçhizat, Seyahat, Danışmanlık

Tablodaki bütçe ve limitler yaklaşık değerler olup, başvuru yapılacak döneme ait güncel çağrı duyurularının ilgili kurumun (TÜBİTAK/KOSGEB) resmi web sitesinden kontrol edilmesi esastır.

Teknokent’te Uyum ve Raporlama Yükümlülükleri Nelerdir?

Teknokent teşviklerinden kesintisiz yararlanmanın ön koşulu, müzakereye kapalı olan raporlama ve denetim yükümlülüklerine harfiyen uymaktır. Bu süreçler, operasyonel devamlılık için hayati önem taşır.

Bu katı raporlama, bir angarya değil, teşviklerin doğru amaçla kullanıldığının yasal ispatıdır. Devlet, bu istisnaları size onaylı Ar-Ge projenizi yürütmeniz için sağlar. Gönderdiğiniz raporlar (FİR, YMM), kamu kaynaklarının ve vergi muafiyetlerinin yalnızca bu onaylı proje için kullanıldığını, proje dışı faaliyetlere uygulanmadığını belgeler.

Uyumsuzluk, teşviklerin kötüye kullanımı olarak değerlendirilir ve kazanılmış tüm teşviklerin faiziyle birlikte geri istenmesiyle sonuçlanabilir.

Temel Raporlama Yükümlülükleri:

  • Faaliyet İzleme Raporu (FİR): Genellikle her 3 ayda bir sunulan bu rapor, projenin teknik ilerlemesi, karşılaşılan zorluklar ve gelecek dönem hedefleri hakkında detaylı bilgi içerir.
  • Firma Aylık Bildirgeleri: Genellikle her ay portal üzerinden sunulması gereken, personelin projelerdeki çalışma sürelerini (PDKS) ve aylık faaliyetleri özetleyen bildirgelerdir.
  • Yıllık Denetim ve Raporlama: Şirketler, yıllık mali raporlarını Teknokent yönetimine sunmakla yükümlüdür. Birçok Teknokent, teşviklerin (özellikle Kurumlar Vergisi istisnasının) yalnızca uygun proje gelirlerine doğru bir şekilde uygulandığını doğrulamak için Yeminli Mali Müşavir (YMM) tarafından hazırlanmış bir yıllık denetim raporu talep etmektedir.
  • Denetim Süreçleri: Teknokent şirketleri, hem Teknokent yönetimi hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından periyodik denetimlere tabidir. Bu nedenle, tüm harcamaların ve gelirlerin proje bazında titizlikle belgelendirilmesi esastır.

Teknokent’te Şirket Kurmak Stratejik Olarak Doğru Bir Adım mı?

Teknokentte şirket kurmak, teknoloji odaklı bir girişim için güçlü bir stratejik kaldıraçtır. Sunduğu benzersiz vergi muafiyetleri, nitelikli insan kaynağına erişim ve sinerjik ekosistem, bir fikrin ticarileşme sürecini önemli ölçüde hızlandırabilir.

Ancak bu yolculuk, sadece avantajlardan ibaret değildir. Bu ayrıcalıklı ortamın bir bedeli vardır. Başarı; güçlü bir Ar-Ge vizyonu, titiz bir stratejik planlama ve en önemlisi, katı operasyonel uyum ve raporlama disiplinine bağlılık gerektirir.

Teknokentler, Türkiye’nin “Milli Teknoloji Hamlesi” vizyonunun merkezinde yer alan, yerli teknolojilerin geliştirilmesi için kritik bir rol oynayan ekosistemlerdir. Bu ekosistemden doğru şekilde yararlanan girişimciler, sadece kendi şirketlerini büyütmekle kalmaz, aynı zamanda Türkiye’nin küresel teknoloji sahnesindeki yerini güçlendiren yeni nesil inovasyon liderleri olma potansiyelini taşırlar.

Comments are closed.