Alışveriş yapan kullanıcıların aradığı ürünleri bulma şeklini, içsel davranışlarıyla yankı uyandıracak şekilde optimize etmelisin, nasıl mı? Değişikliği uygulamana fayda sağlayacak E-ticarette ürün bulunabilirliği konusunu inceledik.

Şöyle düşün, potansiyel müşterilerine zaman kazandırmak onu daha fazla ilgi duymaya teşvik eder. Rengini beğenmediğin bir X marka spor ayakkabı için sola kaydır. Tam aradığın bir ürün ile karşılaşırsan sağa kaydır. Aradığın ile eşleşen ve devamlılığı böyle olan ürün inceleme akışı tek parmak hareketiyle gerçekleşir.

Marka olarak kullanıcıların neyi beğenip neyi beğenmediği ile ilgili sıfır veri toplarsın. Yani, ürün keşif deneyimini kişiselleştirmeye devam ederken (son müşterinin geri gelmesini sağlayarak) veri gizliliği yasalarına da bağlı kalırsın.

Günümüzde e-ticaret kuruluşlarının büyük bir kısmında ürün bulunabilirliği hem olgun değil hem de oldukça sınırlı.

Bir satıcı olarak bu zorluklarla sürekli karşılaşıyor olabilirsin. Müşteriler de zaten aşırı ürün seçeneklerinden muzdarip. Arama sorguları ile eşleşen ürünleri bulmakta zorlanıyorlar.

Birçok marka, ürünlerinin bulunabilirliğini ve görünürlüğünü artırmak için  tasarlanmış sohbete dayalı arama, çok kanallı promosyonlar ve yerinde kişiselleştirme gibi şeyler deniyor.

E-Ticarette ürün bulunabilirliğini geliştirmenin 4 önemli nedeni;

  • Optimize edilmiş müşteri deneyimleri
  • Artırılmış dönüşümler
  • Daha az iade
  • Memnun müşteriler

E-Ticarette Ürün Bulunabilirliği Nedir?

Ürün bulunabilirliği, alışveriş yapanların kendileri için üretilmiş ürünleri arama, keşfetme ve bulma şeklidir. Bu noktada 3 temel başlık öne çıkar;

  • Aradıkları ürün
  • Aramalarına göre doğru ürün ve eşleşenleri
  • İhtiyaçlarına ve hedeflerine göre uygun ürünler

Tüm bu sürecin modern ve sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesi gerekir, aksi takdirde kullanıcılar sitenizden ayrılmaya yönlenecektir.

Fiziksel bir mağazanız olduğunu düşünün. Burada müşterilerinize yardımcı olacak satış görevlileriniz vardır ya da dokunmatik ekranlar, sanal giyinme odaları v.b bulunabilirliği kolaylaştıracak teknolojiye sahip olduğunuz fiziksel özellikleri entegre etmiş olabilirsin.

E-Ticarette Ürün Bulunabilirliğini Artırın, ürün bulunabilirliği nedir, nasıl geliştirilir?

Veya mağaza içi müşteri deneyimine hiç hakim değilsiniz ve ortak markalı ürünlerin, toptan satış ortamında satılıyor. Çevrim dışı bağlamın nasıl görünürse görünsün, ürün bulunabilirliği basittir.

  • İnsan merkezlidir.
  • Etkileşimli araçlardan veya kişilerden yardım alır.

Kısacası, geleneksel perakende için ürün bulunabilirliği tamamen bir mağazaya gitmek, göz atmak veya bir satış görevlisinden yardım talep etmeyi kapsamaktadır. Bu durum çevrim içi ortamda daha farklıdır.

E-Ticaret sitenizde bunu doğru yapmak online mağazanızın düzenini müşteri davranışına göre optimize etmekle kalmaz. Aynı zamanda gelir artışları ve ürün satışları gibi KPI’larınıza da etki eder.

E-Ticaret Ürün Bulunabilirliğini Neden Geliştirmelisin?

Bir satıcı, CRO uzmanı, dijital pazarlamacı ya da e-ticaret yöneticisi olabilirsin. Sınıflandırmalardan, yeniden hedeflemeye kadar yolculuğun hangi kısmından sorumlu olduğundan bağımsız şekilde bunları nasıl sunacağının kararı sana ait.

  • Dikkat çeken
  • Kolay bulanabilir
  • Kişiselleştirilmiş

Bu neden önemli? Anlattıklarımıza fayda sağlayıcı bazı ürün bulunabilirliği içgörülerini aşağıda paylaşıyoruz;

ParamPOS ürünü en uygun komisyon seçenekleri ile işletmelerin gider kalemlerini azaltıyor. %0,99’dan başlayan Sanal POS komisyon oranı ile işletmene özel çözümler ve oranlar Param’da. İşlem ücretleri ve komisyon oranlarını belirlemek için hemen Sanal POS Başvurusu yap, müşteri temsilcimiz en kısa sürede sana ulaşsın.

  • Instagram kullanıcılarının %89’u bu kanalda gördükleri bir ürünü satın almaya yöneldi. (Unbdx)
  • Mobil kullanıcıların %60’ı, yeni bir sitenin ana sayfasına geldiğinde ilk olarak ürün arama bölümüne yöneldi.
  • Avrupa’daki müşterilerin %68’i bir markayı Youtube veya Google’da gördükten sonra satın aldıklarını bildiriyor.
  • Google’da arama yapan kullanıcıların %38’i farklı perakendecilerden satın alıyor. (Martech)

Açıkça belirtmeliyiz ki, ürün bulunabilirliği birden çok temas noktasında başlar ve yeniden hedefleme, yeniden etkileşim veya besleme ile sona erer.

Piyasada var olan çok sayıda seçenek, aynı ürünleri satan binlerce başka markayla ürün bulunabilirliği için rekabet ettiğini gösterir.

Google’a “Mouse” yazdığımızda, markalardan stile ve hatta ürünün kendisine kadar birçok seçenek çıkıyor.

E-Ticaret Ürün Bulunabilirliği Nedir, Neden Geliştirilmelidir?Bunu yapmak için çevrim içi tüketici davranışına ve ürünlerinizi nasıl bulduklarında, ne tür bilişsel süreçlerin yer aldığına bakmanız gerekir.

Bunun mantıklı olması için tüketici psikolojisi alanına bakıyoruz.

Ürün Bulunabilirliğinin Psikolojisi Nedir?

Psikoloji ve ürün bulunabilirliği bir UX sorunudur. Aslında psikolojiyi hesaba katmadan e-ticaret deneyimini optimize etmeyi düşünmek doğru olmayacaktır. Bunun nedeni, müşterilerin çevrim içi alışveriş yapma biçimlerinin, bilişsel ön yargılardan yararlanarak hızlı seçimler yapmasıyla ilgilidir.

Alışveriş yapanların seçimlerini nasıl yaptıkları, ürün bulunabilirliğini artırmanın anahtarıdır.

1-Karar Verme İçin Buluşsal Yöntemler

Buluşsal yöntemler, beynimizin karar vermek için kullandığı zihinsel kısayollardır. Bu, hızlı hareket etmemizi sağlar, bilişsel çabayı azaltır ve sorunları basitleştirir.

Çevrim içi, bu buluşsal yöntemler genellikle,

  • Görsel ipuçları (örneğin kırmızı, DİKKAT anlamına gelir, Renk Psikolojisi hakkında daha fazla bilgi edinmek faydalı olacaktır)
  • Bağlamsal ipuçları (örneğin bir ‘En Çok Satanlar’ bölümü, Sosyal Kanıttan yararlanır)
  • Cinsiyet (örneğin erkek ve kadınları ayıran kategoriler, cinsiyet kategorisi ile tanımlayan birine doğrudan hitap edecektir)

Bu buluşsal yöntemlerin her biri, ürünün yerinde bulunabilirliğini artırırken dikkate almanız gereken şeylerdir.

2-Aşırı Seçim Yükünü Azaltma

Aşırı seçim yükünün temelleri psikolojik bir ilkeye dayanır. Çok fazla seçenek, alışveriş yapan kişinin bilinçaltında karar stresine ve tereddüte neden olabilir. Aşırı seçim yükünü azaltmak, karar vermeyi kolaylaştırır. Kararların kolay hale getirilmesi daha stressiz bir ürün, bulunabilirlik yolculuğu oluşturmanızı sağlar.

Bunları incelemek fayda sağlayacaktır;

  • Ürününüzü bulduklarında seçimlerini nasıl yapıyorlar?
  • Yaptıkları seçimlerin nedeni nedir?
  • Ne seçimler yapıyorlar?

3-Dürtmeler Satın Alma Davranışını Yönlendirir

Bilgi istemleri ve ipuçları aynı zamanda dürtme olarak da adlandırılabilir.

Dürtme teorisi, psikolojik dünyada başka bir büyük araştırma alanıdır. Dürtmeler temelde, alışveriş yapan kullanıcılara dönüşüm hunisi boyunca rehberlik etmek için seçim mimarisinde yaptığın küçük değişikliklerdir.

Müşterilerinin alışveriş kararlarını verme biçimleri, farkındalıktan üzerinde düşünmeye kadar satın alma yollarını etkileyecektir.

E-Ticarette Ürün Bulunabilirliği Geliştirmenin Yolları

Satışlarınızı artırmayı hedeflerken olumsuz senaryolarla karşılaşmamak için ” Ürün İade Oranlarını Nasıl Azaltırım ” blog içeriğine göz atmanızı öneririz.

Ürün Sınıflandırmayı Optimize Edin

Arama sorgularının %92’sinin uzun kuyruklu anahtar kelimeler olduğunu biliyor muydun?

Peki, bu ürün sınıflandırman için ne anlama gelir? Sadece müşterilerin öyle yazdığı için “Elbise” kategorisini “Payetli kırmızı elbise” olarak mı değiştiriyorsun?

Elbette çözüm böyle değil. Sınıflandırmayı, müşterilerin “Kırmızı” ve “Payetli” olarak incelemesine yardımcı olacak kategoriler ile düzenlemelisin.

Markaya ve sunduğun ürüne bağlı olarak, müşterinin psikografik özelliklerine göre de kategorize etmeye başlayabilirsin. Başka bir deyişle, müşterilerin yaşam tarzları.

Örneğin “Özel etkinlik elbiseleri”, “Bahar elbiseleri”, “Gelinlikler” vb.

E-ticarette ürün bulunabilirliği, insanların ürünlerini nasıl arayıp keşfettikleri ile ilgilidir.

En iyi sınıflandırma UX türü, ürün teklifini optimize etmek için alışveriş yapanın davranışından öğrenecektir. Bunu yapmak için hangi ürünlerin performans gösterdiğini ve müşterilerin bunlarla nasıl etkileşim kurduğunu görmek için e-ticaret ürün analizlerine odaklan.

Arama Sorgularını İlerletmek için Filtrelemeyi Dahil Edin

Filtreleme, ürün bulunabilirliğini daha spesifik, etkileşimli ve mağaza içi deneyimi temsil eden hale getirmenin önemli yollarından biridir.

Kullanıcılar, kategorilere bakarak veya satış görevlilerinden koleksiyonun boyunca onlara rehberlik etmelerini isteyerek mağaza içi aramalarını daraltırlar.

Çevrim içi olarak, bunu aslında daha kısa ve bilgi odaklı bir şekilde yapabilirsin.

Nike’ın filtresini al. Müşterileri, ayakkabıların teknolojisi ve spora özel kullanımı tarafından yönlendirildiğinden, bunu filtrelerinde kullanırlar.

Bu, arama sorgusunun ilerlemesine yardımcı olur ve müşterilerin, ürünlerine daha iyi göz atması için ne tür filtreler kullandıklarına ilişkin değerli veriler toplar.

Hick Yasası, seçenek sayısının karar verme süresini nasıl artırdığını gösteren matematiksel açıklamadır. Aşırı seçim yükünün neden logaritmik olarak çalıştığını açıklar.

Bu aynı zamanda filtrelemenin arkasındaki bilimi de açıklar. Eğer, müşterilerin ürünleri bulmasındaki yolu en aza indirebilirsen şunu yapabilirler;

  • Kategori ya da ürünlere daha kolay göz atarlar,
  • İstedikleri ürüne daha kolay ulaşırlar.

Tüm bunların amacı, kullanıcı deneyimini daha az zaman alan ve daha etkileşimli hale getirmektir. Filtreleme, bağış etkisinden de yararlanır. Yani bir kullanıcı deneyimine ne kadar çok dokunabilir, etkileşimde bulunabilir veya deneyimleriyle oynayabilirse, dönüşüm gerçekleştirme olasılığı o kadar artar.

Dinamik Mesajlardan Yararlanın

Dinamik Mesajlar, ürünler veya marka hakkında daha fazla bilgi gösteren ürün rozetleri, bildirimler ya da diğer öne çıkan bilgileri kapsar.

Bunları yaparken şu adımlar önemlidir,

  • Dikkat çekmesi,
  • Ürün tanıtıcı olması,
  • Müşteri ile iletişim kurması,

Bu, ürün bulunabilirlik deneyimini geliştirecektir çünkü Dinamik Mesajlar, müşteriye en kişiselleştirilmiş mesajların gösterilmesini sağlamak için genellikle buluşsal yöntemlerden veya bilişsel ön yargılardan yararlanır.

Dinamik Mesajlar, temel olarak davranışsal dürtmelerdir. Ürün ve marka hakkında önemli olan şeyleri işaret ederek satın alma davranışını yönlendirmeyi amaçlar.

Notlar:

Kişiselleştirme her zaman son müşterinin onlara en iyi ürünleri bulabilmek veya önerebilmek için nasıl seçimler yaptığını anlamakla başlar.

Psikoloji sana UX’inizi optimize etmenin, ticari satışlarını güçlendirmenin ve farkındalıktan satın almaya kadar müşteri yolculuğunu kişiselleştirmenin benzersiz yollarını sunabilir.

İşletmenizin ihtiyaçlarını karşılayan bir ödeme sağlayıcısı kullanmak lokasyon harici satışlarınızda önemli bir faktördür. Bugün farklı şehirlere hatta ülkelere satış yapabilmenizin en büyük destekçisidir. Online Ödeme Sağlayıcıları arasında güvenli altyapı sunan ile ParamPOS’a hemen başvurabilirsiniz.

Comments are closed.